“Gençler geleceğimize siz karar vereceksiniz, bu ülkeyi bu milleti nasıl bir gelecek bekliyor, buna siz karar vereceksiniz. Çalışkansanız; çalışkan, üreten bir gelecek, sizleri bekliyor.

Kendinizi tek mideli sanmayın üç mideli yaşayacağız, üç midemizi helal gıda ile doldurup, doyurup dengeye getireceğiz, gerçek bir insan olacağız. Acıkan sadece karnımızda ki midemiz değil, bu maddi midemiz, bu bütün canlılarda da var. Bizi asıl insan yapan akıl midesidir. Bilgiyle doyan ve dolan, aklımızı takviye eden dolayısıyla zihnimizi, zekamızı açan akıl midesidir. Bunun için okumanız lazım, bunun için bilgiye doymamanız lazım. Karnınızda ki mideyi doluyken bir daha doyurmaya kalkarsanız, mide fesadına uğrarsınız ama akıl midesi o kadar geniş ki ‘bugün bir kitap bitirdim acaba ikincisine de başlarsam akıl midesi de fesatlık geçirir mi?’ diye düşünmeyin. Okumak için o kadar uygun bir ortamdasınız ki, temiz hava, tefekkürlü bir ortam, trafik derdi yok, büyükşehirlerde ki çocukların trafikte geçirdikleri süreyi siz kitap okuyarak geçirseniz bir senede onlara fark atar iki adım öteye geçersiniz. İnterneti de bir hobi olarak, kafa dinlendirme olarak kullanın. İnterneti akıllı kullanın, o sizi kullanmasın, siz onu akıllı kullanmazsanız o sizi akılsızca kullanıyor. O akıllı telefonlar, akıllı aletlerde insanları düşünemez hale getiriyor. O konularda da dikkatli olun, ihtiyacınız kadar faydalı şekillerde kullanın. Kafası bilgiyle dolan, kitapla barışık olan adam, zaten bunu becerir. Üçüncü olarak da kalp midemiz var o da ne ile dolar sevgiyle, merhametle, şefkatle dolar ve doyar. En önemli olan ise ortada olan kalbimiz, Avrupalı ülkelerde kafa midesi dolmuş, ortadaki de boş olduğunda çölleşmiş, kuraklaşmış, kalp olmaktan çıkmış, gönülsüz milletler haline gelmişler.

 Bir plan programınız olsun, bu ömür sonsuz ve sınırsız değil, sizi yaratan da öyle emrediyor. Bizim ibadetlerimiz zamana göre planlanmış ve uyarlanmış. Şu kalbimizde kıskançlık varsa atalım, ego varsa yontalım onları, bir başarı kazandıklarında başkasını küçümsemek gibi bir hakkınız yok. Düşenin elinden tutmalısınız” düşünce ve görüşlerine yer verirken öğrencilere güzel dilek ve temennilerde bulunarak konuşmasını sonlandırdı.

  Ardından Çağlayancerit Ortaokulu’na geçen eğitimci-yazar Vehbi Vakkasoğlu, öğrenci velileriyle bir araya geldi. Vakkasoğlu, kadınlara ailenin öneminden ve korunmasından bahsederek, şunları paylaştı:

 “Aile son kaledir, hanımların kahramanı olduğu o aile, son kale yıkılırsa eğer; ne kadar güzelliğimiz ve değerimiz varsa hepsi altında kalır, elimizde hiçbir şey kalmaz. Aile bir kaledir, ailenin başkumandanı siz hanımefendilerdir. Hanımlar korur, kurar, savunur. Ne diyor atalarımız ‘Yuvayı dişi kuş yapar’ ama isterse de yıkar. Sizler yıkanlardan değil, yapanlardan olun, sarsılsa bile düzeltmeye çalışın ve sevabın çoğunu kazanın. Hanımlara tabi ki çok görev veriyorum. Çünkü sizler şefkat kahramanısınız, siz erkekler gibi yaratılmadınız ki bu konuda önceliğiniz, üstünlüğünüz var. Onlar nelerdir, yürektir. Erkekler yarışabilir mi? sevgide, şefkatte, merhamette sizlerle yarışamaz. Annelerinizi, babalarınızı, dedelerinizi, ninelerinizi bir kitap gibi okuyun, dinleyin onları, bizim gelip geçtiğimiz yollardan onlar çoktan gelip geçtiler. Ben yazarım kitap okuyun diyorum ama büyüklerde bir kitaptır, ömür bir yaşanmışlıktır, onları da okuyun, dualarını alın”  sözlerini yer verdi.