“Yakın tarihte yaşanan darbeler ve demokrasiye yapılan müdahaleler, ekonomide yapısal sorunlara yol açarak, ülkenin dışa bağımlılığını artırmıştır. 2000’li yılların başına kadar ekonominin kalkınma ve toparlanma dönemleri her defasında yeni krizlerle sekteye uğratılmış, ekonomik krizler kendini tekrarlayan bir hal almıştır. 15 Temmuz’da da yine aynı senaryo denenmiştir. Ülkemizin küresel piyasaların en etkili aktörlerinden biri olma yolunda attığı adımlar, birilerini rahatsız etmiş, darbe girişimi ile Türkiye ekonomisinin yeniden kriz ortamına sürüklenmesi amaçlanmıştır. Ancak, sağlanan ekonomik istikrar ortamı sayesinde, istenilen kriz ortamı oluşturulamamıştır.”
Türkiye ekonomisinin, 15 Temmuz sonrasında, tüm siyasi, ekonomik ve toplumsal kargaşa ve belirsizlik ortamı oluşturma çabalarına rağmen, güçlü ve istikrarlı yapısını korumaya devam ettiğini vurgulayan Şirikçi, bunda sanayici ve işadamlarının, darbe girişiminin yaşandığı ilk andan itibaren gösterdiği “yatırımlara devam etme’ kararlılığının da etkili olduğunu kaydetti.
İLK ÇEYREK BÜYÜME İSTİKRARLI YAPININ KANITI
2017 yılının ilk çeyreğindeki yüzde 5’lik büyümenin, bu kararlılığın bir sonucu, güçlü ve istikrarlı ekonomik yapının kanıtı olduğunu ifade eden Şirikçi, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Gelinen noktada Türkiye, büyük projeleri ile sürdürülebilir kalkınma yolunda ilerlemektedir. Şimdi artık kazanımlarımızı koruma değil; daha çok çalışma, daha çok üretme, daha çok ihraç etme, daha çok istihdam etme, dünyayı daha çok dolaşma zamanıdır. Bu bağlamda, yatırımlar hız kesmeden devam etmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle; tüm şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, onları minnet ve saygıyla anıyorum.”